6 Şubat 2023'te Türkiye tarihin en büyük depremlerinden birisini yaşadı. Gece saat 04,17’de yaşanan birinci deprem; yerin 8,6 kilometre derinliğinde Kahramanmaraş/Pazarcık merkezli 7,7 büyüklüğünde idi. İlk afetin şoku henüz atlatılamamıştı ki, saat 13,20’de ikinci bir deprem daha yaşandı. İkinci deprem; Kahramanmaraş/Elbistan merkezli 7,6 şiddetinde 7 kilometre derinlikte gerçekleşti. Sarsıntılar öyle büyüktü ki 11 ilde yıkım, can ve mal kayıpları meydana geldi. Deprem bölgesine sanki yüzlerce Atom bombası atılmıştı. İşte o yıkıma, ‘Asrın Felaketi’ adı verildi.
Asrın Felaketinde resmi rakamlara göre 50.000’den fazla Canımızı, 300.000’e yakın binamızı kaybettik. Maddi hasar çok ama çok büyük oldu. ‘Allah Devletimize ve Milletimize z vermesin’ el ele vererek bu felaketin acılarını sarmaya çalıştık. Çalışmalar hala titizlikle devam ediyor.
Bu gün yaşanan Afet’in üzerinden tamı tamamına iki yıl geçti. Ozanlarımız ağıtlar yaktı. Şairlerimiz şiirler okudu. Yazarlarımız denemeler, hikâyeler, romanlar yazdılar. Bilim adamları makaleler yayınladı. Belediyelerimiz şehitlikler oluşturdu. İçlerine Anıt Mezarlar yaptılar. Hükümet yıkılan evlerin yerine yeni evler yapmaya başladı…
Asrın felaketi denilen, o şekilde kabul edilen ve dünyaya duyurulan felaket sadece binaların yapılmasında görev alan Mimarlar, Mühendisler ve Müteahhitler suçlu kabul edildi ve bu insanlar hapse atıldı. Büyük çoğunluğu hala hapislerde yatmaktadır. Bu insanların bir bölümü elbette suçlu olabilir. Ama tek suçlu bu insanlar olamazlar.
Sulak tarım arazilerine, dere yataklarına, heyelan bölgelerine, Deprem faylarının üzerlerine imar izni verenlere hiç dokunulmadı. Yapılan binaların kontrollerini yapmadığı halde yapmış gibi düzenleyen kamu görevlilerine, yapı kullanma ruhsatlarını imzalayıp bu binalara insanları yerleştirenlere, defalarca imar affı çıkaranlara kimse dokunmadı. Her zaman olduğu gibi; ‘Veren Allah Alan Allah’ diyerek suçluların cezalandırılması öbür dünyaya bırakıldı…
Kaybedilen binalar, eşyalar ve sair mallar zor olsa da sıkıntılarla geçen bir zaman sonra yerine konulacaktır. Ama 6 Şubat 2023 tarihinde yaşanan depremde kaybettiğimiz, kara toprağa verdiğimiz Canlarımızı geri getirmemiz mümkün olmayacaktır. Tesellimiz odur ki bu canlarımızın şehit muamelesi görecek olmalarıdır. Rabbim Ümmeti Muhammedin tüm geçmişlerine rahmetiyle muamele etsin. Günahlarını bağışlasın. Mekânlarını cennet etsin.
Kahramanmaraş merkezde yaşayan ve depremde hayatını kaybeden bazı dostların isimlerini burada paylaşmak istiyorum:
Dr. Mehmet Erbilir. İnşaat Mühendisi Hakkı Debgici (Kardeşi, Oğlu ve Torunları). Prof. Dr. Mustafa Şekkeli (hanımı ve oğlu Onur Kerem), Ali Seyithanoğlu ( hanımı, kızı ve baldızı), Emekli Öğretmen Süleyman Kayıran (Eşi Muazzez Hanım), Dr. Cahit Arabacı (Annesi, Hanımı, Oğlu, Kız Kardeşi ve Yeğeni). İtfaiyeci Mehmet Ağca (Hanımı ve iki Oğlu). Nusret Üdürgücü (Hanımı ve Çocukları) Hasan Damataşı (Hanımı ve iki Oğlu.) Şeref Dere’nin ablası ve yeğenleri, Dr. Ahmet Kaptanoğlu (Hanımı ve Çocukları) Dr. Alaeddin Türkkorur ve Eşi. Av. Kudret Mühendis Özcan Kurt (Hanımı ve Kızı) Av. Ertuğrul Akküncü ve Eşi. Mimar Ali Fuat Hacıbebekoğlu. Emekli Öğretmen Nuri Paksoy ve Eşi. Servet Vural (Annesi ve Hanımı) Mimar Temur Aktemur (Hanımı ve Kızı). Arif Kuybu ve Hanımı. Ulu Camii müezzini Osman
Gümüşoluk ( hanımı, Kızı ve Damadı). Mühendis Mustafa Kiraz ve Kızları, Emekli öğretmen Hafız Mıkdat Küpelikılıç Hocanın Hanımı, Gelini ve Torunu.
Kültürel değerlerimizin yanında Maraş’la ilgili yüzlerce kitap yazan Yaşar Alparslan, Alkış Dergisinin sahibi Dr. Oğuz Paköz, Ahmet Doğan (İlbey), Fazlı Bayram, Ercan Kozanoğlu, Recep Şükrü Güngör, Cevdet Alperen, Ferhat Ağca, Fatma Vişne, İdil Övgün, Abdulkadir Özkan gibi yerleri asla doldurulamayacak, çok değerli şair, yazar ve edebiyatçılarımızı kaybettik. Bugün Gazetesinden Mehmet Beyin Oğlu Mustafa Yüzbaşıoğlu, Manşet Gazetesinden Aziz Çevlik ve Maraş Medya Merkezi sahibi Fatih Nalbantbaşı isimli gazeteci kardeşlerimiz 6 Şubat 2023 depreminde kaybettiğimiz canlarımızdan bazıları…
Rabbim depremde kaybettiğimiz tüm Canlarımıza rahmeti ile muamele etsin. Mekânları Cennet olsun. (Fatihalar ve Dualar Onlar için.) Yaralılarımıza şifalar ve esenlikler versin. Cenabı Hak; geride halan vatandaşlarımıza sabır ve esenlikler nasip etsin. Bolluk içerisinde yüzerken bir anda eşini, çocuklarını ve mallarını kaybederek tek başına, yapayalnız ve çaresiz kalan ve yoksullaşarak yardıma muhtaç bir kişi olan vatandaşlarımıza tekrar bolluk ve bereketler ihsan etsin…
Suçsuz ve günahsız olduğu halde hapse atılan Mimar, Mühendis ve Müteahhitlerimize de Rabbim yardımlarını lütfetsin inşallah…