en iyi Özgün senaryo oscar'ını kazanan Paris'te Gece Yarısı adlı filmde yer alan karakterler Paris'te Gece Yarısı, 2011 yapımı romantik komedi-fantezi filmi. Owen Wilson, Rachel McAdams, Marion Cotillard, Kathy Bates, Adrien Brody, Carla Bruni ve Michael Sheen'in rol aldığı filmin yönetmenliğini Woody Allen üstlenmiştir.
Filmin ana karakteri olan Gil, Paris'e hayran bir yazardır. Kitabını yazmak üzere her gece yarısı Paris sokaklarında dolaşmaya çıkar. Paris'i geceleri daha çok sevmesinin sebebini onun gece gibi karanlık ve kapalı ruhuna benzemesiyle ilişkili olabilir. Gil nostaljik objeleri oldukça sevmektedir. Gil nişanlıdır ve nişanlısıyla oldukça zıt karakterlere sahiptir. Bunun yansımaları filmde genellikle farklı yerlere gitmelerinden, birlikte gittikleri yerlerde de farklı taraflara yönelmelerinden çıkarılabilir. İki karakter adeta iki farklı dünyanın tek bir kesitinde buluşmuş gibidir o da evdir. Nişanlısı arkadaşlarıyla eğlenmeye giderken, ailesiyle yemeğe çıkarken Gil kitabını yazmanın peşindedir. Gece yarısı olduğunda Paris sokaklarında dolaşan Gil'i bir araba alarak farklı bir diyara götürür. Bu diyar Gil'in altın çağı olan 1920'li yıllardır. Gil'in ilham aldığı hatta imrendiği, dönemin ünlü sanatçıları gittiği o farklı dünyadadır. Gil onlarla tanışır, konuşur ve kitabına dair fikir almak ister. Fakat gündüz olunca nişanlısına olan biteni anlatan Gil bir türlü inandırmayı başaramaz hatta ''deli'' olarak adlandırılır. Bu noktada bilinmezliğin büyük sorunsalı içerisine düşen Gil kitabını yazmak için her gece Paris sokaklarında dolaşmaya çıkmaya devam eder. Gerçek kavramını sorgularken filmde Gil kendi gerçekliğini yaşamaya devam eder. Zamanlar arası yolculuk yapan Gil bunu git gide normalleştirir. Daha sonra Gil, Picasso'nun sevgilisi Adriana ile tanışır ve ona âşık olur. İki uzam ve zaman arasında gidip gelen Gil artık iki kadın arasında gidip gelmektedir. O noktada nişanlısını gerçekten sevip sevmediğini sorgulamaya başlar. Çünkü ona hayatındaki kadınla beraberken ölüm korkusu yaşamadığında bunun gerçek bir aşk olduğu söylenmiştir ve o bu durumu Adriana'yı öperken yaşamıştır. Var olan ilişkisini sorgularken Adriana'ya git gide daha çok âşık olmaktadır. Gil dönemler arasında yolculuk yapmakta yani aslında kendi altın çağına gitmektedir.
Dil, Arzular ve Öteki
Zaman kavramının belirsizliği ve zamanlar arasılığı yansıtan filme zaman ve uzam açısından bakıldığında; Lacan bağlamında gerçek tanımlanamayan, anlamlanamayan ve simgeleştirilemeyen bir şey olduğundan bu anlamıyla Gil'in gece yarısı altın çağına gitmesi gerçek olarak adlandırılabilir. Çünkü gerçek bilinmeyendir. Aslında Gil gece yarısı onu alan arabaya biner ama nereye gittiğini bilmez. Bu anlamda durum Lacan'ın gerçek tanımıyla örtüşmektedir. Gil'in normal hayatı ise gerçekliktir. Aynı zamanda Gil'in her gece yarısı gittiği altın çağı onun bilinçdışı düzeyini simgelemektedir. Lacan'ın dediği üzere bilinçdışı hayatta sebebi bilinmeyen kararlar, kasıtsız davranışlardır. Gil'in anlamlandıramadığı olayların sebebi tam da budur. Filmde Gil ile aynı dili konuşanlar Gil gibi olan insanlardır. Dil ile anlam dünyamızı inşa ederiz. Gil ile aynı dili konuşanlar aslında onun dünyasına ait, onun gibi olan insanlardır. Dil meselesi bunu belirtmek için vurgulanmış olabilir. Hatta onunla farklı dili konuşanlar Lacancı bakış açısıyla 'dilin ötekisi'dir. Yani Gil karakteri için 'Öteki'dir. Bilinçdışının söylevi olarak tabir edilen Öteki aslında Gil'in altın çağına gittiğinde ona yaşamını sorgulatan diğer karakterlerdir. Bunun ardında yatan varoluş kaygısını Lacan, Öteki ile karşılaşmada yaşanan öznenin parçalanışıyla açıklar. Özne kendini bir yere ait hissetmez, zaman uzam kırılması yaşar. Arzular, tutkular Öteki tarafından belirlenir. Filmde Gil'in hayatını sorgulamasına sebep olan söylemler Öteki tarafından söylenmiştir. Gil bunlarla çarpıştıktan sonra kendine yabancılaşır. Artık tanımlı bir özne olduğundan, o kalıbın içine daha fazla girer ve özünden uzaklaşır. Filmin sonunda nişanlısından ayrılması ve en baştaki tavırlardan farklı davranmasının sebebi de budur. Stein Gil'in yazdığı kitabı inceler ve yorumlarken ''Öteki'' olarak adlandırılan Stein, Gil'e nişanlısının onu aldattığı gerçeğini söylemiş olur. Gil bunun üzerine nişanlısından ayrılır.