Prof. Dr. Pampal, 6 Şubat depremleriyle birlikte Doğu Anadolu Fayı’nın büyük bir hareketlilik kazandığını ancak çevresindeki diğer fay hatlarının da stres birikimi nedeniyle deprem üretmeye devam ettiğini söyledi:
“Kahramanmaraş, Hatay ve Adıyaman en büyük depremlere kaynaklık eden Doğu Anadolu Fayı'nın üzerinde. Ayrıca Kahramanmaraş’ın ilçeleri, Çardak Fayı’nın etkisi altında. Bu faylar büyük depremler üretmeye devam edebilir. Özellikle Malatya, Sivas, Adıyaman ve Suriye gibi bölgelerde stres aktarımı nedeniyle depremler olmaya devam ediyor.”
Adana’da Risk Daha Az
Adana’daki Akçalıuşağı ve Bozdoğanuşağı faylarının 5-6 büyüklüğünde depremler üretebileceğini belirten Pampal, bu fayların Kahramanmaraş’taki kadar yıkıcı olmadığını ancak yine de yerleşim yerlerine yakınlığı nedeniyle risk taşıdığını ifade etti.
“Yapı Stoğunun Büyük Bölümü Risk Altında”
Türkiye genelinde yapıların büyük çoğunluğunun depreme dayanıklı olmadığını vurgulayan Pampal, şu çağrıda bulundu:
“Ülkemizi seferberlik ruhuyla depreme hazırlamalıyız. Yapı stoğunun yüzde 80-90'ı dayanıklı değil. Tüm yapıları güçlendirmek zorundayız. Deprem gelirse kimseyi ayırmıyor. Bu yüzden el ele vererek bu sorunu çözmeliyiz.”
İstanbul İçin Büyük Tehlike
Pampal, beklenen İstanbul depremine ilişkin de uyarıda bulundu:
“7 ile 7,5 büyüklüğünde bir deprem bekliyoruz. İstanbul’un mevcut yapı stoğu dikkate alındığında sonuç çok ağır olabilir. İstanbul’un yıkılması tüm Türkiye’yi etkiler. Bu nedenle sadece İstanbul değil, tüm Türkiye depreme hazırlanmalı.”
Sonuç
Prof. Dr. Pampal, deprem riskinin Türkiye’nin her köşesinde mevcut olduğunu ve çözümün ancak bilinçlenme, dayanıklı yapılaşma ve el birliğiyle mümkün olduğunu belirtti. Özellikle Kahramanmaraş ve çevresi için uyarılarda bulunan Pampal, vatandaşların ve yetkililerin deprem hazırlıkları konusunda daha fazla çaba göstermesi gerektiğini vurguladı.