AKDO Yönetim Kurulu Başkanı Davarcıoğlu, “Kahramanmaraş’ın düşman işgalinden kurtarılışının 104. yıldönümünü kutlayacağımız şu günlerde geçtiğimiz yıl ülke olarak tarihimizin en acı afetlerinden biri olan 6 Şubat depremlerini yaşadık. Bu felaketlerde 53 bini aşkın vatandaşımız hayatını kaybederken, milyonlarca insanımız ise bu afetten etkilendi” dedi. Böylesine önemli bir günü buruk ve üzgün geçirdiklerini ifade eden Davarcıoğlu sözlerine şöyle devam etti: “Tüm bu olumsuzluklara rağmen Kahramanmaraş olarak birlik ve beraberlik ruhu içerisinde 12 Şubat ruhuyla yıkılan şehrimizi yeniden onararak ayağa kaldırmaya kararlıyız. Bu süreçte Bu şehrin bir değeri olan AKDO şehrinin ve vatandaşlarının yanında olmaya devam edecektir.”

Kahramanmaraş’ta HAK-İŞ’ten Kadına Şiddete Karşı Dayanışma Çağrısı Kahramanmaraş’ta HAK-İŞ’ten Kadına Şiddete Karşı Dayanışma Çağrısı

“BU EŞSİZ DESTANI GELECEK KUŞAKLARA AKTARACAĞIZ”

Davarcıoğlu, “Fertlerin hayatında olduğu gibi toplumların hayatında da tarihin çok önemli bir yeri ve anlamı vardır. Bu nedenle toplumlar tarihlerini doğru bilmeli, gerekli dersi çıkarmalı ve bunu da gelecek nesillere mutlaka aktarmalıdır” diyerek, “Bu nedenle her yıl 5-12 Şubat tarihleri arasında şehrimizde organize edilen anma ve kutlama etkinlikleri bu eşsiz destanın gelecek kuşaklara aktarılması için çok önemlidir. Maraşlı, birlik ve beraberliğini, vatan sevgisi ile pekiştirip, aziz vatanı kanları uğruna korumuş ve kurtuluş meşalesini Maraş'tan ateşlemiştir. Anadolu'nun işgalden kurtulan ilk ili olan Maraş, kahramanlık destanıyla tarihin altın sayfalarında yerini almıştır” dedi.

“Bu nedenle 104 yıl önce bu topraklarda verilen ve 22 gün 22 gece süren bu şanlı mücadele sadece Maraşlının değil, Mustafa Kemal Atatürk ve Kazım Karabekir’in de kurtuluş sonrası çektikleri tebrik telgraflarında belirttikleri gibi, bütün Türk Milletinin bir var oluş kavgasının hikâyesidir aslında” ifadesine yer veren Davarcıoğlu şöyle devam etti: “Diğer bir ifadeyle, Fransız ve Ermeni işgalci askerlerinin Maraşlı Müslüman Türk kadınının örtüsüne el uzatması karşısında silahını ateşleyerek ‘Bugün namus günüdür’ diyen Sütçü İmam’ın, ‘Kalesinde Bayrağı dalgalanmayan şehirde Cuma namazı kılınmaz’ diyerek halkı işgalcilere karşı harekete geçiren Rıdvan Hoca’nın, kurduğu Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti ile her mahallede birlikler kurarak halkı örgütleyip harekete geçiren Aslan Bey’in, Muallim Hayrullah’ların, Senem Ayşe’lerin, Mıllış Nuri’lerin, Rafet Hoca’ların ve “Maraş bize mezar olmadan, düşmana Gülzar olmaz” diyen kahramanların varoluş mücadelesinin adıdır. Bu vesileyle Bağımsızlık ve Kurtuluş Savaşı’nda din, vatan, namus ve mukaddesat uğruna canını ortaya koymuş şehitlerimize Yüce Allah’tan bir kez daha rahmet diliyorum.”

Editör: Dilek Nur