Su aygırarı hakkında aşağıda yazılı bilgileri okuduktan sonra çok şaşıracaksınız. Devasa cüsseleri ve yırtıcı dişleri olan vejetaryen su aygırlarının UV ışınlarından korunmak için "güneş kremi" salgılayabildiğini söyleyerek başlayalım yazımıza. Aslında bu bilgi aynı zamanda "su aygırları et yer mi" sorusunun da cevabı olmuş oluyor. Bilimsel adı, Hippopotamus olan su aygırı aynı zamanda memeli hayvanlar grubundadır. Oldukça büyük olan bu hayvan türü, ortalama 1,5 ton ağırlığında olurlar. Yaşam süreleri ise diğer hayvan türlerine göre daha uzundur. Yine ortalama 40 50 yıl arası yaşarlar. Kendilerine özel beslenme biçimleri vardır. Su Aygırı Ne Yer? Nasıl Beslenir? Su aygırları, ot obur hayvanlar olup yani otçullardır. Onların beslenmesi için büyük yeşillik alanlar gerekir. Çünkü günde yaklaşık 50 kilo ot yiyerek beslenirler. Bu hayvan türü her türlü ot türünü tüketebilmektedir. Beslenmelerini gruplar halinde yeşillik alanlara giderek gerçekleştirirler. Su Aygırlarının En Sevdiği Besinler Nelerdir? Toplamda 44 dişi bulunan su aygırları genelde beslenmek için geceleri tercih ederler. Her türlü yeşillik ile beslenebilen su aygırları en çok yavaş akan nehir kenarlarında yetişen yeşil otları severler. Burada bulunan ve çimleri andıran otlar en sevdikleri besinlerdir. Bu otlara ulaşabilmek için günlük 5 ila 10 km arası yol kat edebilirler. Sulara yakın yetişen otları daha çok severler. Hipopotam yani su aygırları, çok büyük ve iri otoburlar arasındaki bir memeli hayvandır. Balinalar ve yunuslarla akraba oldukları düşünülür. Yetişkin bir hipopotam 4.5 metre uzunluğundadır. Gergedanlar ve fillerle büyüklük konusunda rekabet ederler. Kafaları çok büyük ve basık olan su aygırlarının 450 kiloya varan kafa ağırlıkları, 4.5 tonluk vücut ağırlıkları ile uyumludur. Afrika’nın beş büyüklerinin beşincisi olan bu hayvanları, aslanlar ziyafet olarak yemektedir. Fıçıya benzeyen bu hayvanlar oldukça çirkindir. Su aygırı yani hipopotam beslenmesi otobur olan bu hayvanların otlamaları için otluk alanlara ihtiyaçları vardır. Her türlü otu yerler. Günde 50 kilo ot yerler ve bu beslenmeleri geceleri olur. Grup halinde yeşilliklere yürüyerek otlamaya giderler. Su aygırlarının üremesi kuraklık zamanında başlar ve tek bir yavru doğururlar. 8 aylık bir gebelik süreci sonucunda suyun içinde doğan 30 kiloluk aygır yavrusu, annesi tarafından emzirilir. 7 yıl annesinin yanında kalan yavrular ilk haftalarda anne sütü ile beslenirler. Daha sonra otlara alışan ve annesi ile birlikte gezmeye başlayan hayvanlar bu şekilde hayata katılır. İki yılda bir üreyen su aygırlarının erkekleri 20 yaşında çiftleşirler. 40 yıla kadar yaşayabilen su aygırları, esaret altında daha uzun süre yaşayabilirler. Su aygırları insanlara karşı vahşidir. Bir timsahı yiyebilecek güce sahiptirler. Bu yüzden evcil olma durumları söz konusu değildir. Su aygırları dışkılarını fırlatarak alanlarını işaretler ve bu alana girilmesini tehdit olarak algılarlar. Su aygırlarının 44 dişi vardır. Her iki yanda da 3 kesici diş, bir köpek dişi, dört öğütücü azı ve üç azı dişi bulunur. Alt çenedeki kesici dişler hemen hemen domuzlardaki gibi yatay dururlar ve devasa bir tehdit oluştururlar. Yukarıdaki köpek dişlerine karşı işleyip, karşılıklı birbirlerini keskinleştirerek tehlikeli bir silah olurlar.