Deprem uzmanlarının açıklamalarına göre, Kahramanmaraş ve çevresinde yaşanan sarsıntılar, bölgenin jeolojik yapısının halen aktif olduğunu gösteriyor. 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki büyük depremlerden sonra artçı depremlerin süreceği öngörülse de, bazı bölgelerde kırılmayan fay hatlarının risk oluşturabileceği belirtiliyor.
Deprem konusunda çalışmalar yürüten akademisyenlerden biri olan Doç. Dr. Bülent Özmen, Kahramanmaraş ve Malatya'nın, artçı sarsıntılar açısından en yoğun hareketliliğe sahip iller arasında yer aldığını ifade etti. Özmen, "Doğu Anadolu Fayı üzerindeki kırılmayan segmentlerde gerilim birikimi devam ediyor. Bu, gelecekte yeni depremlerin yaşanabileceği anlamına geliyor" dedi.
Güvenli Yapılaşma İçin Önlemler Şart
Bölgedeki inşaat faaliyetleri ve şehirleşme çalışmaları, depreme dayanıklı şekilde yürütülmeye çalışılıyor. Özellikle yeni konut projelerinde, zemin etütlerinin dikkatle yapıldığı, sıvılaşma riski taşıyan alanlardan kaçınıldığı belirtiliyor.
Özmen, "Deprem bölgesinde güvenli yapılaşma için belirlenen standartların tam anlamıyla uygulanması kritik önem taşıyor. Sadece binaların değil, altyapının da depreme dayanıklı olması gerekiyor. Geçmişte yaşanan felaketlerden ders alarak hareket etmek zorundayız" diye konuştu.
Santorini’deki Deprem Hareketliliği Türkiye'yi Etkileyebilir
Öte yandan, Ege Denizi’nde son günlerde yaşanan sismik hareketlilik de dikkat çekiyor. Santorini Adası açıklarında meydana gelen yüzlerce deprem, tsunami riski doğurabileceği endişesiyle izleniyor. Deprem uzmanları, bölgedeki hareketliliğin Türkiye'nin batı kıyıları için de etkiler yaratabileceğini belirtiyor.
Kahramanmaraş’ta ve çevre illerde depreme karşı farkındalığın artırılması ve yapı güvenliğinin ön planda tutulması gerektiğini belirten uzmanlar, vatandaşları ve yetkilileri dikkatli olmaya çağırıyor.
