6 Şubat 2023 Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından başlatılan inşa seferberliği, Türkiye’nin inşaat sektöründe önemli bir istihdam artışına yol açtı. Deprem sonrası hızlanan kentsel dönüşüm projeleri ve bölgedeki yeniden inşa çalışmaları, sektörde çalışan sayısını rekor seviyelere taşıdı.
İnşaat Sektöründe Hızlı Büyüme
Depremden önce 1,5 milyon olan inşaat sektöründeki ücretli çalışan sayısı, Eylül 2024 itibarıyla 1 milyon 877 bin 727’ye yükselerek %24,5’lik bir artış kaydetti. Türkiye genelinde ise toplam ücretli çalışan sayısı aynı dönemde %2,7 artarak 15 milyon 973 bin 744’e ulaştı. İnşaat sektörü, yıllık %6,3’lük büyüme oranıyla dikkat çekti.
Bölgesel ve Ulusal İnşaat Faaliyetleri
Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Başkanı Erdal Eren, Kahramanmaraş ve çevresinde gerçekleştirilen hızlı inşaat faaliyetlerinin hem bölge hem de ülke genelinde büyük bir etki yarattığını ifade etti:
“Bölgenin yeniden imarı için gerçekleştirilen çalışmalar kamunun gözetiminde hızla ilerliyor. Binlerce yeni konut ve altyapı projesi tamamlanma aşamasında.”
Kahramanmaraş ve çevresindeki projelere ek olarak, Türkiye genelindeki kentsel dönüşüm projeleri de inşaat sektörüne olan talebi artırdı.
İş Gücü Kayması ve Yeni İstihdam Alanları
Artan inşaat projeleri, diğer sektörlerdeki iş gücünün de inşaat sektörüne yönelmesine neden oldu. Bu durum, sektördeki kayıtlı çalışan sayısında belirgin bir artış sağladı. Afet bölgesinde görev alan inşaat işçileri, konut projelerinden altyapı çalışmalarına kadar geniş bir yelpazede istihdam edildi.
Afet Bölgelerinde İstihdam Etkisi
Kahramanmaraş merkezli depremden sonra hızla başlatılan yeniden inşa süreçleri, afet bölgelerindeki ekonomik toparlanmayı destekledi. Sektördeki genişleme, bölgedeki iş gücü talebini artırarak ekonomik canlanmaya katkı sundu.
Hedef: Daha Güvenli Yapılar ve Sürdürülebilir Kalkınma
Türkiye Deprem Tehlike Haritası doğrultusunda yapılan çalışmalar, depreme dayanıklı yapıların inşası ve güvenli yaşam alanlarının oluşturulması için kritik bir rol oynuyor. İnşaat sektöründeki bu büyümenin, sadece ekonomik değil, aynı zamanda toplumsal açıdan da büyük bir önem taşıdığı vurgulanıyor.